Güzel Kokulu Şifalı Bir Bitki: Defne…

Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on whatsapp
WhatsApp

Hatay sınırları içerisinde bulunan  endemik bitki türleri  ilgili yaptığı araştırmalar ile bilinen Antakya Doğa Sanat ve Turizm Derneği Başkanı Dr.Biyolog Samim Kayıkçı Defne ile ilgili hazırladığı bilgilendirme yazısında:”Bilimsel ismi “Laurus nobilis L.” olan defne, Defnegiller  (Lauraceae) ailesine ait,  bahar aylarında çiçek açan, aromatik, her dem yeşil, çalı ya da ağaç formunda, çok yıllık bir bitkidir. Makilik, kızılçam orman altı ve kayalık alanlarda doğal olarak yayılış gösterir. Bitkinin aynı zamanda tarımı yapılmaktadır. Defne, ülkemiz başta olmak üzere Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerde (Yunanistan Cezayir, Fas, Fransa, Belçika, İspanya, Portekiz vb.) yayılış göstermektedir. Ülkemizde Akdeniz, Ege, Marmara ve Karadeniz bölgelerimizde denize kıyısı olan şehirlerde doğal olarak yetişmektedir.

Yunan mitolojisinde tanrı Apollon ve su perisi olan Daphne’nin hikâyesi anlatılır. Bu öykünün geçtiği yer bugünkü Harbiye’dir. Apollon Daphne’ye âşık olur ve aşkına karşılık bulamaz. Apollon’dan kaçan Daphne, kurtulmak için yalvarır, ayakları toprağa doğru kök salmaya başlar, kolları dallara, saçları yapraklara dönüşür ve Daphne sonsuza kadar defne ağacı olarak kalır. Defne yaprağı tarih boyunca zafer, şöhret ve barışın simgesi olarak gösterilmiştir. Roma döneminde olimpiyat müsabakalarında başarılı olan sporcuların başlarına defne yapraklarından yapılan taç takıldığı; defne yaprağının koruyucu olduğuna inanıldığı, paraların üzerinde defne bitkisinden çelenk figürü bulunduğu raporlanmıştır.

Defne gıda sanayisinde, özellikle et, balık ve çorbalarda baharat olarak, böcek öldürücü, antifungal ve antimikrobiyal özellikleri sayesinde gıda koruyucu olarak kullanılır. Bitkinin çayı yapılır ve aromaterapi uygulamalarında kullanılır. Ayrıca bitkinin meyvelerinden elde edilen defne yağı başta sabun olmak üzere temizlik ve kozmetik ürünlerinin yapımında kullanılır. Defne yağında oleik asit, laurik asit, linoleik asit ve palmitik asit temel yağ asitleridir. Defne uçucu yağının ana bileşeni ökaliptol (1,8-sineol)’dur.  Ökaliptol astım ve KOAH gibi solunum yolu hastalıkların tedavisinde kullanılmaktadır.

Defnenin birçok ülkenin ve ülkemizin geleneksel halk tıbbında, pek çok hastalığın tedavisinde kullanıldığı belirtilmiştir. İtalya’nın Calabria bölgesinde, bitkinin yapraklarının bağırsak ağrısı, adet sancısı ve gaz sancısı giderici olarak; bitkinin meyveleri ve zeytin meyvelerin ezilmesiyle hazırlanan macunun hemoroit ve romatizma tedavisinde kullanıldığı rapor edilmiştir. Ülkemizde, geleneksel halk tıbbında,  romatizma,  karın ağrısı, hemoroit, sedef hastalığı ve kepek önleyici olarak kullanıldığı; mide ve bağırsak gazlarını giderici, iştah açıcı ve idrar söktürücü olarak kullanıldığı, ayrıca cilt ve saç bakımında değerlendirildiği raporlanmıştır. Rize’de bitkinin yaprak ve tohumlarının kolesterol düşürücü, grip, nezle, diş ağrısı, romatizma ağrısı tedavisinde ve hazmı kolaylaştırıcı olarak kullanıldığı; Muğla’nın Marmaris yöresinde, bitkinin yapraklarının karın ağrısı, sivilce nefes darlığı tedavisinde kullanıldığı; meyvelerinden elde edilen yağın, haricen romatizma ağrılarının tedavisinde kullanıldığı rapor edilmiştir. Hatay ilinde, yerel olarak, “Ğar” ve “Defne” isimleriyle bilinen bitkinin, yaprak ve meyvelerinden hazırlanan çayın ağrı kesici ve antidiyabetik olarak kullanıldığı; meyvelerinden elde edilen yağın, harici olarak, hemoroit, uyuz ve egzama tedavisinde kullanıldığı belirtilmiştir.

Ülkemiz dünya defne ticaretinde en önemli üretici ve satıcı konumundadır. İlimiz defne üretimi ve ticaretinde hatırı sayılır bir yere sahiptir. Defne ürünleri üretimi çok büyük oranda doğadan toplanarak yapılmaktadır. Yanlış ve aşırı toplama yapmanın ülkemiz defne varlığına ciddi zararlar verme potansiyeli var. Bu konuda toplayıcıların eğitimi ve denetlenmesi son derece hayatidir. Kooperatifler kurularak toplayıcıların elde ettiği gelirin arttırılması önemlidir. Doğadan toplanan yaprak ve meyvelerin yerelde katma değerli ürünlere dönüştürülmesi, kalite ve standardizasyonunun sağlanması ve doğru pazarlanması gerekmektedir. Bu konuda ilimizde modern tesislerin kurulmasının şehrin ekonomik kalkınmasına katkı sağlayacağı aşikârdır.” İfadelerine yer verdi.

 

İlgili Haberler

Share on facebook
Share on twitter
Share on whatsapp
Share on pinterest
Share on tumblr
Share on email
Puan Durumu