Yüz yüze eğitim kademeli olarak başladı. Uzun zaman olmuştu sınıf ortamında ders anlatmayalı. Pandemi sürecinde mesleğinden en uzak kalan insanlar biz öğretmenler oldu. Hamlaşmadık desek yalan olur. Yaptığımızın işin oldukça dinamizm gerektirmesi ve mental olarak sürekli hazır bulunuşluluk istemesi nedeniyle eğitime verilen ara bizleri çok etkiledi.
Yavaş yavaş normale dönmeye başladık ama. 2 Kasım Pazartesi günü Ortaokul 5 ve Lise 9. sınıflar yüz yüze eğitime başlayacak. Milli Eğitim Bakanlığından yapılan açıklamaya göre Ortaokul 5. sınıflar haftada 2 gün okula gelecek. 6 ders saati okullarla kalacak öğrenciler toplam 12 saat ders işleyecek. İmam Hatip Ortaokullarında ise haftada haftada 14 saat ders işleyecek ve 2 gün ( 7+7) sistemine göre hareket edecek. Lise 9. sınıflar haftada 2 gün toplam 16 saat ders görecek. Geçen zaman içinde ilkokulun diğer sınıflarında ve 12. Sınıflarda başlayan yüz yüze eğitim gösterdi ki okullarımız fiziksel olarak tedbirlerini almış durumda. Gelen öğrencilerimiz de uyarıları dikkate alıyor ve kurallara uyuyor. Fakat sürekli bir kontrol ve denetim bu tedbirlerin işe yaraması açısından şart.
Haftaya başlayacak ara sınıfların yaratacağı sosyal hareketlilik ekstra denetimleri beraberinde getirecek. Kalabalıklaşan okullar risklerin artmasına neden olacak. Kurallara ve tedbirlere ne kadar uyduğumuzda bakarak 3 hafta içinde geriye kalan 6., 7., 10. Ve 11. Sınıfların da açılması gündemde. Düşünülen tarih ise 23 Kasım.
Tüm bu planlamalar yapılırken merak edilen diğer bir konu ise bu zamana kadar gerek canlı derslerle gerekse yüz yüze verilen eğitimin nasıl değerlendirmeye tabi tutulacağı yani sınavların nasıl yapılacağı.
Bakan Ziya Selçuk geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamalarda sınavların yüz yüze yapılacağını ve randevulu sınav sisteminin gelebileceğini işaret etmişti. Bu yıl sınavlar yüz yüze olarak okullarda gerçekleştirilecek ve sınavlara girmeyen öğrenciler sınıfta kalacak. Salgın sebebiyle sınavların 20-25 gün içerisine yayılarak yapılması planlanıyor. Milli Eğitim Bakanlığının yaptığı çalışmalara göre sınavların uygulanmasında iki senaryo üzerinde duruluyor. Uygulamalı dersler müzik, beden eğitimi ve resim gibi derslerin notları ödev şeklinde olacak. Matematik, Fen Bilgisi, Türkçe gibi önemli derslerde sınavlar yüz yüze yapılacak. Öğrenciler devam ettiği sınıfın müfredatından sorumlu olacak ve tüm konu ve kazanımlardan yapılacak ölçme ve değerlendirmelere katılacaklar. Fakat devam zorunluluğunun olmaması, derslerin düzenli takibini yapmayan öğrencilerin varlığı sınavların ölçme değerlendirme gücünü azaltıyor maalesef. Buna karşılık sınavlara girmeyen öğrencilerin sınıfta kalacağı açıklandı. Yani bir yandan verilen serbestlikler diğer yandan getirilen zorunluluklar zor bir eğitim öğretim yılı geçireceğimizi gösteriyor.
Hem veliler hem öğrenciler hem de biz öğretmeler için 2020-21 eğitim öğretim yılını en az eksikle, olabildiğince dolu dolu ve kimsenin zarar görmeyeceği şekilde atlatmayı diliyorum.
Sağlıcakla kalın…