Milliyetçi Hareket Partisi Antakya İlçe Başkanı Mehmet Kanlı, Ermenistan’ın Azerbaycan’a düzenlediği ve sivillerin hayatlarını kaybettiği saldırıların ardından MHP Hatay İl Başkanlığı binasında basın açıklaması gerçekleştirdi.
SON NEFES VE SON FERDE KADAR
Türk Yurdu olan Karabağ’ın feryadına Antakya’dan ‘Kırk Asırlık Türk Yurdundan’ ölümüne yanlarında olduğumuzu tüm dünyaya ilan etmek arzumuzdur diyerek açıklamalarına başlayan Mehmet Kanlı:” Tüm dünya bilmelidir ki son nefesimize son ferdimize kadar Azerbaycan Türk’ünün yanında olacağız. Kadim bir Türk yurdu olan Karabağ’ın Türklerle tanışması m.ö 4000 yıllarına dayanmaktadır. Bu kıymetli vatan toprağında değişik Türk boylarından beylikler, hanlıklar imparatorluklar hüküm sürmüşlerdir(Urartular, Sakalar, Bayındırlar, Sasaniler, Hunlar, Avarlar, Hazarlar, Tuğrul ve Çağrı Beyler, Selçuklular, Kıpçaklar, Harzemler, Hülağü Hanlığı, Timur Hanlığı, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Osmanlılar, Safeniler, Azerbaycan Hanlığı).
Tarih bize bu süreçte Karabağ Coğrafyasında bir ermeni iskanından söz etmiyor. 1828 yılında Ruslarla-Osmanlılar arasında yapılan Türkmen çay anlaşmasına göre Osmanlı bu bölgeden çekilmiş Ruslar bu anlaşma sonrası, İran ve Rusya’da yerleşik olan Ermenileri bölgeye iskan ederek bölgenin demografik yapısını değiştirmeye başlamıştır. Artık bu coğrafya Türk-Ermeni çatışmalarına sebep olmaya başlamıştır. 1828den 1921 yılına kadar bu sorun devamlı var olmuş. 1921de yeniden alevlenmiştir. 4 Temmuz 1921 tarihinde Stalin’in nezaretinde toplanan Rus-Azerbaycan-Ermenistan ve Gürcistan üyelerinden oluşan komisyon şu kararı almıştır “ Müslümanlarla-Ermenilerin arasında barışın sağlanması ve yukarı Karabağ’la aşağı Karabağ’ın ekonomik ilişkilerinin korunması için yukarı Karabağ’ın Azerbaycan Cumhuriyeti sınırlarında kalması gerektiğine karar verilmiş ve Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan’ın ayrılmaz bir parçası olduğu resmen doğrulanmıştır.
Ancak Ermeniler bu sevdalarından vazgeçmemiş 1988 yılında başlayan Azerbaycan-Ermenistan savaşında Rus birliklerinin de desteğiyle Azerbaycan topraklarının %20sini işgal etmiş 1 milyondan fazla Azeri Türkü göçmen olarak yaşatılmıştır. 20.000 Azeri Türkü öldürülmüş 20.000den fazlası yaralanmış 50.000 sakat 5.000 kişi kayıp veya esir olmuştur. Ermeni kuvvetleri Hadrut’u, Hocavendi, Hocalıyı Şuşayı, Laçini, Kelveceri, Ağdamı, Fuzuliyi, Zengilanı, Cebraili, Gubadlıyı işgal etmişlerdir. Bu işgal sonrası 677.000 kişi Atayurtlarından kovulmuş, çadırlarda yaşamaya mahkum edilmiştir. Tarihi eserler yokedilmiş, doğa ve çevreye büyük zararlar verilmiştir.” diye konuştu.
HOCALI KATLİAMI VAHŞETTİR
1992’de Dağlık Karabağ Savaşı sırasında Ermeni kuvvetlerinin Azerbaycan’ın Hocalı kasabasında yaşayan sivilleri katlettiği Hocalı Katliamı’nın insanlık tarihinin yüz karalarından biri olduğunu belirten Mehmet Kanlı:” Bu zulümlerin biri var ki, insanlık tarihinin yüz karalarından Hocalı Katliamıdır. Bu tam anlamıyla bir vahşettir. Savaş haliyle izah edilemeyecek insanlık suçları işlenmiştir. Hocalı’da Azerbaycan’ın askeri yoktu. Korumasız bir kasabadan söz ediyoruz. Çoluk, çocuk, yaşlı, kadın acımasızca katledilmiştir. Bu acımasız tablo kelimenin tam anlamıyla bir soykırım çalışmasıdır. Cesetler bile uzunca bir zaman alınamamış, daha sonra görülmüş ki cesetlerin çoğu yanmış kulakları burunları kesilmiş gözleri oyulmuş durumdadır. Sonuç resmi rakamlara göre 613 kişi katledilmiş, katledilenlerin 83ü çocuk, 106sı kadın, 70den fazlası yaşlı, 487 ağır yaralı, 1275 kişi rehin, 150 kişi kayıptır.
Batı Basınında Hocalı katliamı; Krimimal Evenemon Dergisi(Paris): Ermeniler Hocalıya saldırmıştır. Bütün dünya vahşice öldürülen insanlara şahit oldu.
SUNDAY TİMES(LONDRA): Ermeni Askerleri binlerce aileyi yok etmiş.
Financal TİMES(LONDRA): Ermeniler Ağdama giden orduyu kurşun yağmuruna tutmuştur.
Times GAZETESİ: Birçok insan çirkin hale getirilmiş, masum kızın sadece kafası kalmış.
İzvestiya GAZETESİ(MOSKOVA): Kulakları kesilmiş çocukları gösterdi. Bir kadının yüzünün yarısı kesilmişti, kafa derileri soyulmuştu.
LE MOND(PARİS): Hocalıda öldürülmüş kadın ve çocuklar arasında kafa derisi soyulmuş tırnakları çıkarılmış 3 kişi görmüşler.
İZVERSTİYA GAZETESİ(MOSKOVA): Binbaşı Leonid KRAVETS: Ben kendim tepede yüze yakın ceset gördüm. Bir erkek çocuğun kafası yoktu. Her tarafta işkenceyle öldürülmüş bayan, çocuk ve yaşlılar vardı. 1993 yılında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Azerbaycan topraklarının Ermenilerce işgal edildiğini belirtmiş. Ancak işgali sona erdirmek için tam çaba göstermemiştir. Avrupa Konseyi parlamenter meclisi 25 Ocak 2005te Ermenistan, Azerbaycan topraklarının halen işgal altında olduğu belirtmiş. Yaşadığımız dönemde ise Ermenistan en son yaptığı saldırılardan öncede zaman zaman benzer saldırılar yapmıştır. Son yapılan saldırıların en önemli farkı Azerbaycan Türk Kuvvetlerinin cevap verebilmesi olmuştur. İnşallah işgal edilmiş Türk Yurtları en kısa zamanda azatlık elde edeceklerdir.
Bu millet Hocalı katliamını 613 şehidimizi unutmuş değildir. Buradan soykırımcılarına “Tek Millet Tek Yürek” olarak sesleniyoruz. Ne Azerbaycan eski Azerbaycan ne de Türkiye eski Türkiyedir. Türk Milletinin sabrını zorlamasınlar. Hep birlikte Yaşasın Azerbaycan Cumhuriyeti Yaşasın Türkiye. Her zaman her yerde Azerbaycanlı gardaşlarımızın yanındayız. Hocalı Katliamını unutmadık, unutmayacağız.” diyerek konuşmalarına son verdi.