Mahir Mansuroğlu el sanatıyla yaptığı ürünlerle gönüllere dokunuyor. Akademik eğitimini radyoloji alanında tamamlayan Mansuroğlu mezuniyet sonrası hiç radyoloji alanında çalışmayarak farklı arayışlar içine girmiş.
Yaklaşık 4 sene önce eski Antakya sokaklarında bulunan dükkanını açan Mansuroğlu, “Dükkan açana kadar bu tarz işlerle ilgilenmiyordum. Dükkan açtıktan sonra içini doldurmam gerekiyordu. Biraz hayal gücü ve biraz yaratıcılık ile dükkanda satılabilecek objeler üretmeye başladım.
Gazoz kapaklarının icine epoksi yöntemiyle, sanatçıları tanıdık figürleri ve farklı tasarımları yerleştiren Mansuroğlu bu fikrin geri dönüşüm ile ilgilenmesi sonucunda ortaya çıktığını belirtti.
Neyi hayal ediyorsam onu yapmaya çalıştım
Bir ağaç normalde odun olup sobaya girecekken bu noktada hayal gücünün devreye girdiğine işaret eden Mansuroğlu, ” Ağacı kesip biçerek, zımparalayarak bir aynaya dönüştürebiliyorum. Bir ağaç kökü vazoya dönüşebilir, bir ağaç dalı mumluğa dönüşebilir. Bu şekilde ortaya inovatif bir ürün çıkıyor” ifadelerini kullandı. Dükkanında bulunan ürünlerin çok büyük bir oranda el emeği ürünler olduğunu ve kendi tasarımları olduğunu dile getiren Mansuroğlu çok az sayıda ürünün fabrikasyon işi olarak raflarında yer aldığını belirtiyor. Tasarımını yaptığımız el ürünleri en fazla şehir dışından gelen turistler tarafından çok beğeniliyor. Onun dışında gençlerin de ilgisini ve dikkatini çekiyor diyerek sözlerini tamamladı.