Türkiye Muhtarlar Sendikası Başkanı Mustafa Altay, ülkemizde muhtarlara yönelik kurulmuş sivil toplum kuruluşları muhtar ve muhtarlık sorunlarının çözümüyle alakalı çalışmalardan uzak bir duruş sergilediklerini söyledi.
Başkan Mustafa Altay, muhtarlara yönelik kurulmuş sivil toplum kuruluşlarına sitem de bulunarak, “Sivil toplum kuruluşları bağımsız faaliyetleri olan kuruluşlardır. Bu anlamda demokratik bir toplumda hayati bir role sahiptir. Sivil toplum kuruluşları yasama, yürütme, yargı erki ve medyadan sonra “Beşinci Güç” olarak tanımlanıyor” diye konuştu.
Yasal olan bu kuruluşların temsil ettiği kitlenin ekonomik, sosyal kültürel hak ve menfaatlerini korumak zorunda olduklarına dikkat çeken Türkiye Muhtarlar Sendikası Başkanı Mustafa Altay, şöyle devam etti:
“Muhtarlık sisteminin temel ilke ve hedeflerinin günün ihtiyaçlarına göre cevap verebilecek şekilde gerçekleşmesi için uygulamada ortaya çıkan eksiklik, aksaklık ve yanlışları tespit ederek gelişen bilgi teknolojileri ışığında düzeltilmesi, iyileştirilmesi yönünde çalışma yapmaları gerekmektedir. Muhtarlara yönelik kurulmuş sivil toplum kuruluşlarının ‘Hak verilmez, Hak alınır’ şiarıyla evrensel yapıda akademik ve bilimsel çalışmalar yaparak muhtarların ve muhtarlık kurumların ele alınmayan, yıllardır bekleyen konuların çözümü konusunda çalışma yaparak çalışmanın sonucunda elde edilecek verilere göre hak alma taleplerini siyaset kurumuna, yasama kurumuna, yürütme erkine, kamuoyuna ileterek gerekirse ulusal medyada, ses getirecek, yasal çerçevede baskı kuracak yönde mücadele etmeleri gerekmektedir.
MUHTARLAR DEMOKRATİK VE BAĞIMSIZ BİR YAPIDA İŞLEV SERGİLEMELİ
Ayrıca muhtarların geleceğine güvenle bakmalarını sağlayacak sosyal güvenlik sisteminden adil ücrete kadar girişimlerde bulunarak muhtarlara akademisyenler öncülüğünde bilgilendirme, bilinçlendirme toplantıları da düzenlemeleri gerekmektedir. Zira ülkemizde muhtarlara yönelik kurulmuş sivil toplum kuruluşları muhtar ve muhtarlık sorunlarının çözümüyle alakalı çalışmaların yapılması yerine iç çekişmelerle birlikte muhtarların ve muhtarlık kurumlarının temel sorunlarıyla ilgili mücadele yapmadıkları gibi hak alma ve hak aramadan uzak bir duruş sergilemektedir. Bu anlamda muhtarlarımızın ekonomik, sosyal hak ve çıkarlarına, muhtarlık kurumunun yeniden yapılanmasına zarar vermektedir. Muhtarların Sivil toplum kuruluşlarında demokratik ve bağımsız bir yapıda işlev sergilemeleri, ideolojik özelliklerin ön plana çıkarılmaması, hakim siyasal güce angaje olunmaması, yönetici kadroların şöhret politikacılığından uzak durması muhtarların en büyük arzusudur. Bazı sivil toplum kuruluşlarında yöneticiler kendi üyelerine faydalı olmadığı gibi koltuk sevdasıyla başta kalmak için antidemokratik yolarla Ali Cengiz oyunlarından uzak kalarak demokrasi inancıyla hareket etmeleri gerekmektedir.”