Cumhuriyetimizin 100. yılını kutluyorum. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, geçmişten günümüze, bu güzel ülke için savaşmış, şehit olmuş, emek vermiş tüm yurttaşlara minnettarlığımı sunuyorum.
Özgür, adil ve demokratik bir ülke gayesiyle, Cumhuriyetimizi çağdaş medeniyetler seviyesine çıkarabilmek için çaba sarf eden her bir yurttaşımıza sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Cumhuriyetimizin 100. yılını büyük bir coşkuyla kutlayacaktık belki ama 6 Şubat 2023 deprem felaketi bize çok büyük acılar yaşattı ve yaşatmaya devam ediyor. Yasımız büyük ve coşkuyla kutlayamayacağız belki ama Cumhuriyetimize her zaman sahip çıkacağız.
6 Şubat 2023 deprem felaketi sonrasında çok şey kaybettik ve kaybetmeye devam ediyoruz. Canlarımız, evlerimiz, işimiz, mahallelerimiz, şehrimiz… Geçen onca zamandan sonra kadim kent Antakya, âdeta merkezine atom bombası atılmış gibi görünüyor. Moloz kaldırma işlemleri sonrasında geriye, bilim kurgu filminden bir sahne misali, uçsuz bucaksız boş alanlar kaldı. Hatay Valiliği’nin verilerine göre molozların % 70’inden fazlası kaldırıldı. Daha yapılacak epey iş var. Molozların kaldırılmasının yanında, döküm sahalarında oluşan moloz dağlarının akıbetinin ne olacağı belli değil.
Barınma sorunu ilimizin en önemli sorunu olmaya devam ediyor. İnsanlar geçici yaşam alanlarında yaşamlarını devam ettirmeye çalışıyorlar. Konteynerlerde yaşam çok zor. Eğer kalabalık bir aileniz, bakmakla yükümlü olduğunuz yaşlı bir akrabanız ya da çocuklarınız varsa bu konforsuz alanlarda sağlıklı, huzurlu bir yaşam sürmek neredeyse imkânsız.
Önümüzdeki yıllarda en fazla ihtiyaç duyulacak sektör inşaat sektörüdür. Koca bir kent yeniden inşa edilecek. TOKİ’nin yapacağı konutlar, yerinde dönüşüm sürecinde yapılacak inşaatlar, vatandaşların kendi bütçeleriyle yaptırdığı ve yaptıracağı inşaatlar… İnşaat sektörüne çok büyük ve çok zor bir iş düşüyor. Bu zorlu sürecin hem sektör hem vatandaşlar açısından daha kolay ve verimli geçmesi için, devlet tarafından yeterli şekilde desteklenecek, etkin ve kapsamlı, sektörel bir sanayi bölgesinin oluşturulması büyük bir fayda sağlayacaktır. Hızlı ve kapsamlı bir şekilde oluşturulacak “Hatay İnşaat Sektörü İhtisas Organize Sanayi Bölgesi” uzun yıllar bölgeye hizmet edecek, şehrin yeniden inşasını ve ekonomik kalkınmayı çok ciddi bir şekilde destekleyecektir. Bu bölgede mesleki eğitimle yetiştirilecek personeller sektörün eğitimli iş gücü ihtiyacını karşılayabilir.
Kamu kurumları şehrin yeniden inşası ile ilgili kapsamlı projeler hazırladılar, hazırlıyorlar. Fakat sahada denetimsiz süren bir inşa süreci var. Vatandaşlar kış mevsiminde barınma sorununu çözebilmek için, alanında deneyimli ya da hiç bir deneyimi olmayan firmalar/kişilere ev yaptırıyorlar. Farklı şekillerde (betonarme, prefabrik, çelik, vb.) yaptırılan evlerin kalitesi ve depreme dayanıklılığı ciddi bir soru işareti oluşturuyor.
Deprem felaketinden zaten yeterince zarar gören vatandaşların daha fazla mağdur olmalarını engelleyecek adımların acilen atılması gerekiyor. Firmaların denetlenmesi, inşaatların denetlenmesi, ücretsiz danışmanlık hizmeti sunulması gibi pek çok seçenek var. Burada en büyük sıkıntı zaman. Vatandaş cebindeki son parayla ev yaptırıyor ve bunun geri dönüşü yok. Yapılan o evler depreme dayanıksız ya da aşırı kalitesiz olsa bile yıkılmaları artık çok zor. Bu sebeple şehrin yeniden inşası ile ilgili projelerin hazırlık ve uygulama süreleri beklenmeden, sahada şimdi süren işlerin acilen denetlenmesi ve bu süreçlerin belirli bir düzene oturtulması gerekiyor.
Devlet demek organizasyon demektir. Devletinin en temel görevi vatandaşın güvenliğini, refahını ve huzurunu sağlamaktır. Vatandaşın görevi de tüm bu süreçlerde devleti desteklemektir. Cumhuriyetimizin 100. yılında milletiyle devletiyle, hükümetiyle muhalefetiyle, aklın ve bilimin öncülüğünde, bu güzel ülkeyi çağdaş medeniyetler seviyesine çıkarmak için var gücümüzle çalışmalıyız. Başka Türkiye Cumhuriyeti yok.